Moto Kurye sektörünün gelişimi

90’lı yılların başında hayatımıza giren ve o tarihten beri her geçen gün gelişen Motorlu Kurye sektörü günümüzde vazgeçilmez partner hizmetidir. Bu hizmet ilk yıllarda her ne kadar sınırlı kitleye hizmet ediyor gibi görünse de özellikle İstanbul da trafik meselesinin çözülmeyecek durumda olması hizmet oranının nerdeyse %90’lara kadar çıkarmıştır.

Sektörün gelişimine farklı başlıklarda bakabiliriz.
Hizmetin ihtiyaç duyduğu bölgeler
Trafiğin artması
Maliyetler
Kurye Şirketlerinin çoğalması
Kurye sayısının artması

Hizmetin ihtiyaç duyduğu bölgelere bakacak olursak, 90’lı yılların yani hizmetin hayatımıza girdiği ilk yıllarda iş merkezi olarak 1. bölge dediğimiz Şişli, Beşiktaş, Maslak, Karaköy, Taksim ve Eminönü ağırlıktaydı.

Gazete diğer basın yayın kuruluşları 7 bölge dediğimiz Yenibosna, İkitelli, Bağcılar‘a taşınınca bu bölgelerdeki sanayileşme artmaya başladı.

Mesafenin uzak olması şehir merkezinden sanayi merkezlerine gönderi ulaştırılmasında zaman kaybının daha fazla olması uzak mesafede Moto Kurye kullanımının artmasına sebep olmuştur.
İkitelli, Tuzla, Gebze Organize sanayi bölgelerini ile büyük sanayiciler de tamamen şehir dışına çıkmış mesafeler daha uzamış zaman kaybı da artmış oldu. İstoç gibi önemli bir iş merkezi de bölgesel anlamda kurye ihtiyacını perçinlemiş oldu.

Tabi aynı mesafelerin sadece Avrupa yakasından ziyade Anadolu yakasında da artması iki tarafta da kurye şirketlerinin ofislerinin oluşmasına ve Vip Kurye hizmetinin ortaya çıkmasına neden oldu.
2015 yılı ve sonrasında Moto Kurye hizmeti veren önemli ve büyük kurye şirketleri merkez ofislerinin yanında şehrin diğer yakasında hatta bazı uzak bölgelerde bile ofisler açarak müşteri memnuniyetini artırmaya yönelik çalışmalar yapmaktalar.

Trafiğin her geçen gün artması, İstanbul da toplu taşıma araçları ve raylı sistemin gelişmesi sektörün küçük bir miktar güç kaybetmesine sebep olmuştur.

Fakat trafik her nedense azalmayıp her geçen gün arttığı için Moto Kurye hizmetine ihtiyaç azalmadan çoğalmaktadır.

Çünkü işletmeler de ofis boy ya da bir çalışanı raylı sistem ile şehrin başka bir yerine göndermeye kalkınca iş kaybının neticelerini gördüler.

Moto Kurye hizmetinin pahalı değil aksine zaman ve iş kaybının maddi değerini ekleyince daha avantajlı olduğunu daha iyi anladılar.

Günümüzde maliyetlerin sadece cepten çıkan para olmadığı bilinmektedir.

Boşa harcanmasına hiç te iyi gözle bakılmayan zaman günümüzde en değerli malzeme olmuştur.

İşletmeler Moto Kurye çağırarak göndermek istedikleri gönderiyi yerine ulaştırırken yapmakta oldukları herhangi bir işi de rahatlıkla yapmaktadırlar.

Haliyle kaybolmasına izin vermedikleri zamanı iş gücüne yani maddi getiriye çevirmektedirler.

Firmalar hem yönetim hem teknoloji anlamında geçen yaklaşık 30 yıllık sürede kendilerini geliştirmeyi başardılar.

Gelişim önce teknoloji anlamında gerçekleşmiştir.

Moto Kurye sektöründe en çok ihtiyaç duyulan iletişim araçları yaklaşık 1 kg.’lik telsizlerden cep telefonu sms sistemlerine dönüşerek gelişmiştir.

Teknoloji müşteri kayıt verdiği anda lokal sunucu sistemine kayıt edilir, operatöre ulaşır, operatör organizasyonu ile kuryeye aktarılır.

Tabi ki tamamen otomasyon söz konusu değildir ancak işin hammaddesi zaten insan ve insan gücüdür. İnsiyatif olmadan Moto Kurye hizmeti asla çalışmamaktadır.

Şirketler yönetim ve yönetiliş şekillerinde de değişime gitmiş, mesai saati dışında dahi hizmet vermeye başlamıştır.

Gece Kurye hizmeti, Kiralık Kurye hizmeti ve de Arabalı Kurye gibi ekstra işler yaparak müşteri memnuniyetini üst düzeye getirmeye çaba sarf etmektedirler.

Sektörün büyümesi ve devlet kurumlarının sektörü denetleme talebi ile Ulaştırma Bakanlığı şirketlere bazı yaptırımlar getirmiştir.

Bu yaptırım ve belgeler hem şirketi hem de hizmet alan müşteriyi korumaya daha da resmileştirmeyi amaçlayan mekanizmalardır.

Kurye şirketleri bu sayede merdiven altı kurumlar halinden çıkıp vergisini ödeyen resmi belgeleri olan kuruluşlar haline gelmiştir.

Tabi ki işin yaz mevsiminde yapıldığını düşünüldüğünde sıcak havada püfür püfür esen rüzgâr eşliğinde gezinmek gibi görünebilir.

Ancak işin birde kış mevsiminde yapıldığı gerçeği vardır.

İlk yıllarda çeşitlilik anlamında malzeme yetersizliği olduğu için kuryeler sadece şirketin verdiği O zamanın teknoloji şartları gereği yetersiz kıyafetler ile lastik çizmeler giyerek, ucuz ve yeterli güvenliği sağlamayan kasklar kullanarak çalışıyorlardı.

Sektörün büyümesi ile malzeme temini sağlamakta konusunda ilerledi.

Artık daha kaliteli kask’ları motor için imal edilmiş özel su geçirmeyen darbe korumalı botları elbiseleri giyiyor ve kendilerine daha fazla dikkat ediyorlar.

Kablosuz bağlantılı kaskları ile operatör ile bağlantılarını kesintisiz ve zaman kaybetmeden kurabiliyor ve sürüş güvenliğini tehlikeye atmadan iş kaybını en aza indiriyorlar.

Hantal ve dev gibi kurye çantaları yerine hem motorlarının arkasında kapalı su geçirmez Topcase denilen sağlam arka çantalar kullanmaktadırlar.

Geçmişte zevk ya da yazın yapılan Kurye işi artık resmen meslek olmuş çalışma bakanlığı tarafında da kriterlere bağlanmış durumdadır.

Eski ve yolda kalmaya müsait motorlarda sektörle birlikte gelişmiş teknoloji araçları haline gelmiştir.

Gelişimine en çok önem gösteren Motorlu Kurye hem kendini hem çalıştığı şirketi hem de sektörünü gelişime zorlamış ve bunu başarmıştır.

Yaklaşık 30 yıllık Moto Kurye Sektörünün ortalama rakamlara bağlı gelişimi:

• 90 yılların başında 4 kurye Şirketi, 150 Moto Kurye, günlük 1.500 adet yaklaşık kayıt sayısı.
• 2001 krizinde kapanan kurye şirketi yaklaşık 150, çalışan yaklaşık 3.000 Moto Kurye, günlük kayıt sayısı yaklaşık 10.000 adet.
• 2017 yılında aktif kurye şirketi sayısı yaklaşık 100, çalışan Moto Kurye 12.000, günlük kayıt sayısı yaklaşık 25.000 adet.

Önemli not: paket servis elemanları Moto Kurye sayılarına dahil değildir.